Düşsel bir sevda bu bende ki...Sana duyduğum,sana büyüttüğüm
içimde...Sınırları senden ibaret,yolları sana çıkan sonunda...Oysa daha neleri
sığdırmıştım o küçücük yüreğime seninle birlikte...Ne acılar saklamış,kaç
gözyaşı biriktirmiştim,yokluğundan arta kalan anılarla birlikte...Daha kim
bilir ne depremlere,ne fırtınalara dayanırdı aciz yüreğim...Böylesine
yalnızlığa dem tutmuş benliğimde titriyorken ellerim,daha kim bilir kaç gece
tutunurdu inanmışlığına sonsuz bir ümitle...Ve kim bilir daha kaç mevsim
geçerdi ayrılığın üzerinden,daha ne acılar eklenirdi mevcut işkencelerin
üzerine...Kaç gece daha haram olurdu bana yokluğunda bilmem...Kim bilir daha
neler alır götürürdü sensizliğim,çaresizliğimde...Ya kaç gün daha eksilirdi biz
eksilirken ömrümden...Daha neler yazılırdı gecelerime inceden inceye...Ve kim bilir
kaç gece sabahı bulmazdı daha sensizliğime ağlıyorken...İçimde bir yerlerde
derinden dokunmalara yüz tutmuş isyanlar,hissiz dokunuşlar sonra saklı
yaralarıma...Daha kim bilir ne yaralar açılırdı kan revan...Kaç parçaya daha
bölünürdü yürek...Nasıl tutunurdu düşerken uçurumlarına...
Bir hüznün kollarında ruhum şimdi...Prangalarca susuşların
esaretinde...Ufkumda hazan,ufkumda ayrılığın tekerrürü ağlamalar...Ölümden
soğuk düşlerim,makberden karanlık,geceden yalnız...Sustu,kurudu
söyleyişlerim...Dillerim lal kesti sabahlardan öteye...Yıldızlarım
döküldü birer birer gözlerimden...
Esmeyin rüzgarlar esmeyin,hüzün yağacak belli ki
düşlerimden...İçimden gurbet fışkıracak sevdamın
kanlı topraklarına... Durun yağmurlar durun,hatıralarımda kalmış
gülümseyişlerim karışacak yoksa gözyaşlarıma...Sus yüreğim sus,bir yangın
daha vuracak yoksa yüzüne...
Gittiğin günden beri bir intiharın yol ayrımında
benliğim...Gidişlere,suçluluk dolu göz kaçırışlarına gebe saatlerin ağır yükünde...Boynumda
asılı bir pişmanlıkla,yürüyorum ağır ağır sona doğru...
Devam Edecek...
|