İki yıl sürer mi bir yangın...Her defasında küllerinden kor olur,bir daha sonra bir daha yakar mı bütün bedenini?Bir ayrılık bu kadar kanatır mı yüreğini?Ölümden bile zor gelir mi onsuzluğa alışmak?Alıştığını sanıyorken gün be gün onunla uyanmak...Unutmak için yeminler ederken dili,içten içe ona sımsıkı tutunmak...Ben sana öyle sıkı tutunmuştum ki,sonunda buradasın işte ...Ait olduğun yerde...Yüreğimde,kollarımda,benim yanımda...Görüyorsun ya hiç vazgeçmedim seni sevmekten...Hiç vazgeçmedim geleceğine inanmaktan...Senin kokunla yattım uykusuz gecelerimde anlık rüyalarıma...Senin sesinle açtım gözlerimi,her defasında gerçek olmasını umut ederek heyecanla...Seni sensiz de yaşadım her anımda...
İki yıl sürer miydi bir ayrılığın felaketi...Her defasında gözlerimden kan olup,bir daha sonra bir daha parça parça eder miydi benliğimi?Nasıl bir hastalığa tutulmuştu ki varlığım?Yokluğun varlığımı nasıl da hiçe sayıyordu inatla...Attığım adımdan,aldığım nefese kadar nasıl da anlamsızdı her şey...Gülümsemenin haram kılındığı,keşkelerin yasak sayıldığı günler biçiliyordu bana kurt sofralarında...Yokluğun kuvvetli bir fırtına,alır tutardı beni...Can çekişmelerim kaybolurdu,gecenin karanlıklarında...Çığlıklarım karışırdı hoyrat rüzgarlara...Sen duymazdın...Ne zaman daha çok yansa canım,ne zaman içim daha çok sıkılsa...Bilirim sen duymazdın...Ama bilirdin...Seninle aynı şehirde sensizliğe mahkum olduğumu...Bilirdin seni nasıl özlediğimi?Bilirdin seni beklediğimi?Bilirdin de seslenmezdin...Bilirdin de,gelmezdin...İstesen de gelemezdin...
Devam Edecek...
|